Turistik güzergahı Pale/Praça
Modern Dünya’da, teknoloji her şey yok ederken çok zengin kültür-tarihi mirası olan bir yer var ki tam bir vahadır. Yeni bir şey keşfetmek, doğa tutkusunu dindirmek istiyorsanız mutlaka Pale/Praça belediyesini ziyaret etmeniz gerek.
Haritaya baktığınız zaman Praça-Sarayevo arasında mesafe 36 km, Praça-Gorajde 42 km, Belgrat’tan uzaklığı 321 ve Dubrovnik şehrinden 249 km. Rakım 639 m. Praça’yı özel yapan Praça nehri ve çevredeki dağlar ve tepelerdir.
İngiliz seyahatname yazarı William Miller 1898 yılında yayınlanmış kitabında Praça ziyaretini şöyle anlatıyor: “Geceyi Praça’da geçirdik. Çok sakin bir yer, restorantı çok temizdi… Yolda inanılmaz güzel kayın ağaçlı ormanından geçtik. Daha sonra Han Bare’ye vardık. Orada çok güzel Bogumil anıtı gördük…”
Eski zamanlarda olduğu gibi bugün de bütün dünyadan turistler gelip Praça’yı ziyaret ediyor. Balık avlama konusunda Praça yegane örneklerden bir tanesidir. Alabalık çeşitleri avlanırken büyük keyif alacaksınız. Irmak yatağından geçerken doğa güzelliklerine hayran kalacaksınız.
Potansiyele baktığınız zaman kırsal turizmi için burasi ideal bir yer. Çeşitli flora ve fauna, köy mimarisi, temiz hava, eğlence ve zengin mutfağı, sağlıklı doğal su pınarları, inanılmaz güzel manzara insana ilaç gibi gelecektir.
Misafirperver ev sahipleri sayesinde köylerde çok güzel anlar yaşayacaksınız: tırpanlamaya katılabilir çobanlık ve hayvan bakıcılığı yapabilirsiniz, yemekler yapıp sebze ve meyve toplayabilirsiniz, eski tarifelere göre kışlık yiyecek hazırlayabilirsiniz, ormanda mantar ve şifali bitkileri toplayabilirsiniz…
Yüksek rakım ve sağlıklı iklim şartları sayesinde sporcu ve spor takımların hazırlık doneminde iedeal ortam oluşmaktadır.
Praça size sesleniyor: “Praça’ya gelin! Bizim sayemizde kendinizi Cenette gibi hissedeceksiniz!”
Pale/Praça tarihi
Praça ruhu olan kasabadır. Kasaba’nın büyüleyici özellikleri kültür karışımı ve çok zengin tarihinden kaynaklanmaktadır. Kentleşme Romalılar ve Bizanslarla başladı. Daha sonra Orta çağ Bosna, Osmanlılar ve Avusturya-Macaristan imperatorluğu ile devam etmiştir.
Insan buraları gördüğü zaman kayıtsız kalmazdı. Peki herşey ne zaman başladı cevap vermek o kadar da zor değil. Arkeolojik araştırmalar ve bulunan kalıntılar gösteriyor ki burada ilk başta İlir kavimleri (Bosna’da yaşayan en eski kavimleri) yaşamışlardı. Ilir yapıların dışında en çok nekropoller (mezarlık) ve nekropolde bulunan bronzdan yapılan süs, silah, kap ve diğer eserler insanın dikkatını çekiyor.
Bu eserler büyük ihtimalle I mileniyum M.ö yapılmıştır. Romalılar döneminden Praça-Sarayevo bağlayan karayolu izleri vardır. Romalılara ait çeşitli nakit örnekleri ve eski Yunan seramik kırıntıları bulunmuştur. Bulunan nakit örnekleri bize Praça’nın ticaret açısından ne kadar önemli olduğunu açıkça belirtiyor. Bu bölge büyük bir askeri bölüğü tarafından korunuyordu.
Orta çağ döneminde de Adriyatik denizine ve Panoniya’ya doğru bir kervanyolu geçiyordu. Ticaret güçlenirken malların güvenliği ön plana çıkmaya başlamıştır. Onu kuvetlendirmek gerekiyordu. O dönemde Praça’daki tüm kaleleri kuvetlendirilmiştir. Pavloviç- Racenoviç ailesine ait kale bunu açıkça göstermektedir.
Praça orta çağ döneminde Dubrovnik ile sıkı ticaret bağlantı içeresindeydi. Bal mumu, hayvan, hayvansal gıdalar, buğday fazlası ihracatı, tuz ve dokuma ithalatı yapılıyordu. O zamandan kalan sözleşmeler bunu açıkça belirtiyor.
Osmanlı defterleri çok aktif madencilikten sözetmektedir. Sosyal ve ekonomik gelişmeler özellikle XV yüzyılda ortaya çıkacaktır. Praça büyük ticaret merkezi haline gelecek. Tüccarların sayısı yükselirken sermayesi de büyüyecek. Bogumilstvo Bosna’daki orta çağ döneminde ayrılmaz bir parçasıydı. Böyle asaletli ve cesur, ahlaki değerleri yüksek tutan inanç, saldırgan bir çevrede devam etmesi çok zordu.
Bu inancın yaratıcılığı özellikle steçke (mezar taşı) inşaatı sırasında ortaya çıkacaktır. Praça’da çok önemli steçke örnekleri görmek mümkün özellikle Komrani, Çemernitsa ve Toplik bölgesinde. Bosna’daki en büyük steçak Toplik bölgesinde bulunmaktadır.
Osmanlı döneminde Praça daha da büyük değer kazanacaktır. Osmanlılar kendilerine has mimari geleneklerle birlikte gelecek ve sosyal hayatı canlanma yaşayacaktır.
Osmanlılar iç mimarlık, ev ve cami döşeme konusunda kendilerine ait oryantal-islami üslubu getirmişlerdi. Kilim en önemli parçalardan bir tanesiydi. Kadınlar özellikle nakış, dantel ve dokuma konusunda marifetlidir ve tüm yaratıcılığını açık bir şekilde sergiliyorlar.
Praça’da yaşayan halkı gururla Semiz Ali Paşa’dan sözetmektedir. Semiz Ali Paşa Praça’da doğmuş. Süleyman Paşa döneminde, 1561-1565 yıllar arasında vezir görevini yapmıştır. Büyük ihtimalle Mahalska cami ona aittir ve onun ismi taşımaktadır.
1992 yılında bu yüksek minareli cami yıkılmış ve daha sonra yenisi yapılmıştır. Yeni caminin yapılışı sırasında eski caminin kalıntıları kullanılmıştır. Caminin yanında kümbetli ve pencereleri zımbalanmış tüf taşlarla donatılmış olan türbe bulunmaktadır. Rivayetlere göre Semiz Ali
Paşa ve ailesi burada defnedilmiş. Eskiden Çemaluşa’da bir cami vardı. Caminin hemen yanında bir hamam bulunuyordu. Bu hamam da Büyük Vezir’in eseridir.
Pavloviç köyü yakınlarda bir tane nekropol (mezarlık) bulunmaktadır. Bir kavuklu mezar taşın üzerinde yontulmuş yay ve ok, kılıç ve baston, piramitli mezar taşında kılıç, balta ve baston nihayet başka bir mezar taşında balta, hilal ve yıldızları görmek mümkündür. Hepsi iki metre civarındadır.
Yakın bölgede bir nekropol daha bulunuyor. Pale/Praça alanı içerisinde fazla tarihi eser bulunuyor fakat bilim ve kültür kamu oyu fazla ilgi göstermiyor. Nitekim turizm ekonomisinin gelişmesinde katkısı çok büyük olabilir.
Turistička zajednica BPK Goražde