Hutbeyi twitlemek

Küçüklüğümde hep babamın vaazlarını, annemin anlattıklarını dinlerdim. Dinimizin güzelliklerini, yapmamız ve yapmamamız gerekenleri anlatırlardı ben de küçük halimle anlamaya çalışırdım. Doğal olarak tüm o dinlediklerim de beyinde bir yer ederdi. Her çocuk gibi ben de anneyle babamı örnek aldığımdan dolayı, onların yaptıklarını yapmaya çalışırdım. Öylece, dört – beş yaşındayken, rahmetli abim ve hayatta olan abim benim ‘’vaazımı’’ kayıt altına almışlardı. Bugün, o kasetleri dinlediğimizde, hüzünle de olsa, gülümsüyoruz.

Sözde vaazımda Hasan diye bir hayal ürünü adamdan bahsediyorum. Bir kadınını ayakkabılarını çalmış ve hırsızlığın çok kötü bir şey olduğunu anlatıyorum. Daha sonra, yine hayal ürünü olan, Hüseyin’den bahsediyorum. Hüseyin de alkol içmeyi çok severmiş. Alkolün dinimizde yasak olduğunu kendimce anlatmaya çalışmışım.

‘’Ey beni dinleyen insanlar’’ diyorum, büyük bir vaizmişim gibi… ‘’Alkol kötü bir şeydir. Eğer alkol içerseniz Cennete, içmeseniz de ‘Cenneme’ gidersiniz’’ diye vurguluyorum.

Karıştırmışım biraz işte, ne de olsa yaş dört-beş ama, iyi ve kötüyü hiç olmasa doğru şekilde ayırabilmişim.

Twitter’da, gözlem yapmak için camiye Cuma namazına gideceğini duyuran gazeteciyi okudum. Caminin gözlem yapmak için değil ibadet için olduğu yönünde gelen eleştirilere de verdiği cevap ‘’Cami babanızın değil, Allah’ın evi, giderim’’ şeklindeydi. En sevdiğim de kaçamak cevaplar budur, bir de hani şu ‘’Benim yüreğim temiz’’ lafı vardır. Neyse, sonrasında bahsi geçen gazeteci ki kendisi Emre Uslu olur, camiden hutbeyi twitlemeye devam etti. Şimdi Cuma namazın hakkını vermiş mi oldu, onu tabi ki yargılamak bize düşmez. Kimin duası kabul olur bir Allah bilir.

Amma ‘’Camiye gözlem yapmak için gidiyorum’’ dersen, sanırım bir yorum hakkımız oluyor. Malum, bizimki de bir gözlem. Allah yolu şaşırtırsa öyle oluyor işte, camiye de gözlem yapmaya gidersin. Bir de bunu paylaşırsın. Bir amacı sinir etmek olabilir, diğeri kendini orijinal bir insanmış gibi göstermek. Ama bence ulaştığı amaç sadece mümkün olduğu kadar kendini küçük düşürmektir.

Eğer ki ‘’orası Allah’ın evidir’’ diyorsan, o zaman gerek saygıyı da göstermelisin, o eve, o evde yapılan ibadete.

Ama işte…

Ben dört – beş yaşındayken karıştırıyordum. Bir de böyle, 40 – 50 yaşındayken karıştıranlar varmış. O daha betermiş be arkadaş.

Allah yolumuzu şaşırtmasın.

Yazar: Emine Şeçeroviç Kaşlı

Ayrıca Bakınız

Bahardan kim hayır görmüş

Bosna Hersek’teki malum olaylardan dolayı gerek yerel medya, gerekse yabancı medya olayları ‘’Bosna Hersek baharı’’ …