Milli Savunma Bakanlığı (MSB), NATO’nun Türkiye‘nin tam siyasi kontrole sahip olduğu önemli bir siyasi-askeri örgüt olduğunu belirterek, Türkiye’nin diğer müttefiklerle paylaştığı ortak değerlerin savunulması yönünde üzerine düşen sorumluluğu layıkıyla yerine getirdiğini bildirdi.
Milli Savunma Bakanlığınca, “Türkiye’nin NATO’ya katkıları”na ilişkin basın bilgilendirme toplantısı düzenlendi.
MSB Müşavirliği, Plan, Koordinasyon ve Analiz Şube Müdürü Piyade Albay Olcay Denizer, burada yaptığı açıklamada, Türkiye’nin NATO’ya üye olduğu 18 Şubat 1952’den beri uluslararası güvenlik ve istikrara önemli katkılar sağladığını belirterek, “NATO hala güvenilir, caydırıcı ve sürdürülebilir bir ittifak olma özelliğini korumaktadır.” dedi.
$(window).load(function () { var s = document.createElement(“script”), el = document.getElementsByTagName(“script”)[0]; s.async = 1; s.src = “//cdn2.admatic.com.tr/showad/showad.js”; el.parentNode.insertBefore(s, el); });
NATO üyelerinin eşit üyelik/oy ve söz hakları bulunduğuna değinen Denizer, “Türkiye’nin veto hakkı bulunmaktadır. Ülkemizin tam siyasi kontrole sahip olduğu önemli bir siyasi-askeri örgüttür.” diye konuştu.
Denizer, Türkiye’nin Soğuk Savaş döneminin sona ermesine çok büyük katkı sağladığını anımsatarak, 1990’lı yıllarda NATO’nun temel politikalarını ve Balkanlar’da kriz yönetim rolleri üstlenmesini desteklediğini ve askeri operasyonlara katıldığını kaydetti.
Türkiye’nin 1994’te ilan edilen Barış için Ortaklık (BİO) inisiyatifine katkı sağladığını, bu kapsamda 1998’de Türkiye’de Barış için Ortaklık Eğitim Merkezi’ni (BİOEM) açtığını hatırlatan Denizer, sözlerine şöyle devam etti:
“NATO 11 Eylül sonrasında tarihinde ilk kez Avrupa dışına çıkarak Afganistan’a operasyon düzenlemiştir. NATO’nun Avrupa dışı birçok bölgede düzenlediği operasyonlara Türkiye de katkı sağlamıştır. NATO, Türkiye’nin güvenliğinde önemli bir role sahip olmuş, Türkiye de her zaman diğer müttefiklerle paylaştığı ortak değerlerin savunulması yönünde üzerine düşen sorumluluğu layıkıyla yerine getirmiştir. Halihazırda bölgesel ve küresel anlamda barış ve istikrarı desteklemek üzere çeşitli bölgelerde icra edilen NATO harekat ve misyonlarına en fazla katkı sağlayan ülkelerden biri de Türkiye’dir. Bu desteğini yaklaşık 2000 personel ile sürdürmekte. İttifakın Stratejik Konsepti ışığında kriz mukabele harekatlarında görevler üstlenmektedir.”
“NATO harekat ve misyonlarına en fazla katkı sağlayan ülkelerden”
Denizer, NATO’nun ikinci büyük ordusuna sahip Türkiye’nin ortak fonlara ve komuta kuvvet yapısına en çok katkı sağlayan ülkelerden olduğunu dile getirerek, Türkiye’nin 5’nci madde kapsamında harbe hazır, muharebe gücü ve tecrübesi yüksek, modern ve teknolojik donanıma sahip silahlı kuvvetleriyle NATO harekat ve misyonlarına en fazla katkı sağlayan 5 ülkeden biri olduğunu aktardı.
Türkiye’nin Afganistan’ın güvenliğine yönelik NATO şemsiyesi altında önemli katkılarda bulunduğunu bildiren Denizer, şu ifadeleri kullandı:
“Türkiye, Kararlı Destek Misyonu (RSM) çerçevesinde Kabil’den sorumlu çerçeve ülke görevini yürütmektedir. Ayrıca Kabil Hamid Karzai Uluslararası Havaalanı’nın işletmesini ve güvenlik sorumluluğu 2015’ten bu yana üstlenmiştir. Türkiye, Kosova’daki güvenlik durumunu daha da güçlendirmek ve buradaki siyasi süreci teşvik etmek maksadıyla NATO tarafından icra edilen Kosova Gücü (KFOR) Harekatına da katkıda bulunmaktadır. Söz konusu harekat Kosova ve bölgenin istikrarı için önem arz etmektedir. Diğer yandan Türkiye, Althea Bosna Hersek Misyonu ve Irak’taki NATO Eğitim Misyonu’na da katkı sağlamaktadır.
Türkiye, Akdeniz’de görev yapan NATO Daimi Deniz Gücüne en fazla katkı yapan üç ülkeden biri olduğu gibi Akdeniz’de sürdürülen Deniz Muhafızı Harekatına da en fazla katkı sağlayan ülkedir. Bu katkısını Aksaz Deniz Üssü ile lojistik olarak da desteklemektedir. Coğrafi konumu itibarıyla yasa dışı göç tehdidinin odağında olan Türkiye, bu hususta kararlı bir mücadele sergilemektedir. Türkiye, yasa dışı göçün önlenmesi maksadıyla Ege’de yürütülen NATO faaliyetleriyle yasa dışı göçün büyük oranda azalmasında en büyük pay sahibidir.”
“2020’de tatbikatlara iştirak edilmesi planlanmaktadır”
Türkiye’nin “Hazırlık Eylem Planı” çerçevesinde Doğu Avrupa’ya yönelik güvence tedbirlerine aktif bir şekilde destek vermesinin yanı sıra Karadeniz’in barış ve istikrar denizi olarak kalması için NATO faaliyetlerine aktif katkı sağladığını bildiren Denizer, Karadeniz Uyum Harekatı başta olmak üzere liderlik ettiği uluslararası ve milli askeri faaliyetlerle Karadeniz’de denge ve caydırıcılığın asli unsuru olduğunu vurguladı.
Denizer, Türkiye’nin İzmir’de konuşlu Kara Kuvvetleri Komutanlığına ev sahipliği yaptığını da belirterek, şunları söyledi:
“NATO kuvvet yapısındaki yüksek hazırlık seviyeli dokuz kara kuvveti karargahından biri olan NATO Hızlı Konuşlandırılabilir Kolordu Karargahı da (NRDC-TUR) İstanbul’da bulunmaktadır. İstanbul’da bulunan Çok Uluslu Müşterek Harp Merkezi Komutanlığı, NATO tatbikatları için de kullanılmaktadır. Türk Silahlı Kuvvetleri 2019 yılı içerisinde 23 NATO tatbikatına 2 bin 414 personelle iştirak etmiştir. Bunlardan 3’ü Türkiye’nin ev sahipliğinde gerçekleşmiştir. 2020 yılında da tatbikatlara iştirak edilmesi planlanmaktadır.
Türkiye, NATO Savunma Planlama, hava, kara, deniz ve siber alanlarda pek çok projeyi de yürütmektedir. Ayrıca Türkiye, Terörizmle Mücadele Mükemmeliyet Merkezi, Çok Uluslu Deniz Güvenliği Mükemmeliyet Merkezi ve BIOEM ile ittifak ve ortaklık ülkelerine seminer ve eğitim gibi faaliyetleri icra etmekte, yakın kültürel ve tarihi ilişki içerisinde olduğu ülkeler ile NATO arasında karşılıklı anlayışın oluşmasına katkı sağlamaktadır. 1952 yılından bu yana üyesi olduğumuz NATO, ülkemizin güvenliğinin temininde önemli bir role sahip olmuş, ülkemiz de her zaman diğer müttefiklerle paylaştığı ortak değerlerin savunulması yönünde üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmiş, getirmeye devam edecektir.”
“Kimse bizim NATO’ya katkılarımızı tartışamaz”
Güvenlik kaynakları ise toplantının ardından, “NATO güvenlik planlarına rezerv” iddialarına ilişkin, “NATO içerisinde prosedür, usuller var. Onlar normal şekilde işliyor. ‘Türkiye şantaj yapıyor’ gibi ifadeler kabul edilebilir değil.” değerlendirmesini yaptı.
Türkiye’nin NATO’ya önemli katkılarının olduğunu vurgulayan kaynaklar, “NATO’nun çok önemli bir gücüyüz. Kimse bizim NATO’ya katkılarımızı tartışamaz. Coğrafi olarak güney kanadında yer alıyoruz ama Türkiye verdiği katkılarla NATO’nun tam merkezindedir.” ifadesini kullandı.
Bilgilendirme toplantısında, NATO’nun kuruluşu ve Türkiye’nin NATO’ya katkılarının anlatıldığı bir video da paylaşıldı.
Kaynak: AA
Kaynak: Haberler.com