Türk Gastroenteroloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Serhat Bor, Dünya Gastroenteroloji Kongresi’nin bu yıl Türkiye‘de yapılan tek dünya kongresi olduğunu belirterek, “Beklediğimizin ötesinde bir ilginin olduğu kongrede bu yıl 93 ülkeden 2 binden fazla katılımcı aramızda olacak.” dedi.
Serhat Bor, AA muhabirinin, 21-24 Eylül’de İstanbul Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilecek Dünya Gastroenteroloji Kongresi’ne ilişkin sorularını yanıtladı.
$(window).load(function () { var s = document.createElement(“script”), el = document.getElementsByTagName(“script”)[0]; s.async = 1; s.src = “//cdn2.admatic.com.tr/showad/showad.js”; el.parentNode.insertBefore(s, el); });
Dünya Gastroenteroloji Derneği’nin 2 yılda bir dünyanın değişik ülkelerinde kongre düzenlediğini anlatan Bor, bundan önceki kongrelerin sırasıyla ABD ve Çin’de gerçekleştirildiğini söyledi.
Bor, gösterdikleri çabalar sonucu bu yıl kongreyi Türkiye’ye kazandırdıklarını ifade ederek, “Dünya Gastroenteroloji Derneği Başkanının Cihan Yurdaydın hocamızın olması ve bizim de gösterdiğimiz çabalarla kongreyi bu yıl Türkiye’ye kazandırdık. Dünya Gastroenteroloji Kongresi, bu yıl Türkiye’de yapılan tek dünya kongresi. Beklediğimizin ötesinde bir ilginin olduğu kongrede bu yıl 93 ülkeden 2 binden fazla katılımcı aramızda olacak. Kongreye bu yıl ayrıca bin 15 bilimsel bildiri gönderildi.” diye konuştu.
Dünya Gastroenteroloji Derneği’nin, kendi misyonu doğrultusunda gelişmekte olan ve az gelişmiş ülkelerden katılımcıları daha fazla desteklediğini vurgulayan Bor, Güney Amerika, Afrika ve Orta Doğu’dan ciddi sayıda katılım beklediklerini bildirdi.
Bor, derneğin, Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı’nın (TİKA) desteğiyle 15’i uluslararası katılımcı olmak üzere 30 kişinin uçak bileti ve kongre kayıt ücretini desteklediğini belirterek, şunları kaydetti:
“Aynı zamanda Türk Gastroenteroloji Derneği de kongreye katılacak tüm Türk bilim insanlarının kayıt ücretlerini karşılıyor. Bu yıl Türk tarihi için önemli iki sindirim sistemi hastalığı özel olarak kongrede yer alacak. Bir Türk’ün ismiyle anılan tek hastalık olan ‘Behçet’ hastalığı özel bir sempozyumda tartışılacak. Yine Anadolu’dan doğmuş, kökleri Anadolu’dan gelen ‘çölyak’ hastalığı da bizim önerimizle kongrede özel olarak konuşulacak. Gastroenteroloji alanında bir çok ilerleme var. Hepatit C gibi bazı hastalıkların son yıllarda kökünü kazımaya başladık. Bazı alanlarda biyolojik aktif ilaçların öne çıkmasıyla bazı hastalıkların durdurulması, gerilemesi hatta yok edilmesi sağlandı. Alanda geliştirilen yeni tedavi yöntemleri de katılımcılar tarafından tartışılacak.”
“Hedefimiz Avrupa Gastroenteroloji Kongresini de Türkiye’ye getirmek”
Prof. Dr. Serhat Bor, Dünya Gastroenteroloji Kongresi’nin başarıyla gerçekleştirilmesinin ardından Avrupa Gastroenteroloji Kongresini de Türkiye’de düzenlemek istediklerini ifade etti.
Türkiye’de 916 gastroenterolog olduğunun bilgisini veren Bor, şöyle devam etti:
“100 bin nüfusa düşen gastroenterolog sayısına göre Avrupa’da sadece Bosna Hersek’ten daha iyiyiz. Yılda ortalama 30-35 gastroenteroloji asistanı göreve başlıyor. Vefat, mesleği bırakma ve ülkeden ayrılma gibi sebeplerle gastroenteroloji aslında küçülmekte ve nesli kaybolmakta olan bir branş. Bütün bu sorunlara rağmen gerek Avrupa’da gerek dünyada sayısından çok daha kaliteli işler yaptığımızı ve ülkemiz bilim insanlarının seçkin bir konumda olduklarını belirtmek isterim.”
Bor, Dünya Gastroenteroloji Kongresi’nin dünyanın en büyük 3 kongresinden biri olduğuna dikkati çekerek, “Buraya gelen 8 bin misafirimizin her birinin en az 4 gece konaklayacağını düşünürsek misafirlerimiz ülkemize en az 8 bin gece konaklama katkısı sağlayacak. Ekonomik olarak gerek güzel İstanbul’umuza gerek güzel ülkemize ciddi bir katkı sağlamasından dolayı mutluyuz. Katılımcılar Türkiye’yi de gezecek. Şimdiden bildiğim bir çok kişi Türkiye’nin tarihi ve turistik güzelliklerini görmek için turlarını ayarladılar. Ekonomik katkı sadece İstanbul ile sınırlı kalmayacaktır.” şeklinde konuşmasını tamamladı.
Kaynak: AA
Kaynak: Haberler.com