AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, Türkiye ile ABD arasındaki mutabakata ilişkin, “Gelinen noktada Türkiye’nin sahadaki varlığı masadaki gücünü artırmıştır. Ayan beyan görünen husus budur.” dedi.
Bosna Hersek’in başkenti Saraybosna’da temaslarda bulunan Kurtulmuş, ülkedeki en büyük Boşnak partisi konumundaki Demokratik Eylem Partisinin (SDA) Genel Başkanı Bakir İzetbegoviç ile görüştü.
SDA Genel Merkezi’ndeki görüşmenin ardından gündeme ilişkin değerlendirmede bulunan Kurtulmuş, kısa bir süre önce yapılan parti kongresinde yeniden genel başkanlığa seçilen İzetbegoviç’e hayırlı olsun ziyaretinde bulunduklarını ifade etti.
$(window).load(function () { var s = document.createElement(“script”), el = document.getElementsByTagName(“script”)[0]; s.async = 1; s.src = “//cdn2.admatic.com.tr/showad/showad.js”; el.parentNode.insertBefore(s, el); });
SDA’nın da Bakir İzetbegoviç’in de Türkiye’ye merhum Aliya İzetbegoviç’in hatırası ve emaneti olduğunu söyleyen Kurtulmuş, hem SDA hem de Bakir İzetbegoviç ile yakın ilişkilerini sürdürdüklerini kaydetti.
Kurtulmuş, görüşmede ikili ilişkileri değerlendirme imkanı bulduklarını aktararak, “Ümit ederiz ki Bosna Hersek’in daha ileriye gitmesinde, gelişmesinde Demokratik Eylem Partisi ve İzetbegoviç’in çok değerli katkıları olacaktır.” dedi.
“Sabrettik, dayandık ama sabrın da bir sonu var”
Türkiye ile ABD arasındaki mutabakatı da değerlendiren Kurtulmuş, Suriye‘nin kuzeyinde uzun süredir devam eden gelişmelerin, Türkiye’ye rahatsızlık verici olduğunu belirterek, eline silah verilen, lojistik destek ve istihbarat sağlanan terör örgütleri vasıtasıyla Türkiye’nin köşeye sıkıştırılmaya çalışıldığını söyledi.
Kurtulmuş, hem DEAŞ’ın hem de PKK/PYD unsurlarının sınır ötesinden Türkiye’ye yaptığı saldırıların bütün dünyanın gözü önünde olduğunu kaydederek, Barış Pınarı Operasyonu başladığından beri bine yakın füze ve roketin PKK/PYD militanlarınca Türkiye tarafına atıldığını, onlarca sivilin bu saldırılar sonucu şehit olduğunu anımsattı.
Fırat’ın batısının da doğusunun da Türkiye’yi yakından ilgilendirdiğini vurgulayan Kurtulmuş, şöyle devam etti:
“Fırat’ın batısında Ruslar ve İranlılarla beraber oranın nasıl güvenli bir bölge haline getirileceği çalışmasını, diplomasinin bütün imkanlarını kullanarak gerçekleştirmeye gayret ettik. Fırat’ın doğusunda da aynı şekilde Amerikalılarla başından itibaren bütün müzakere zeminlerini açık tutarak, bu terör örgütlerine destek vermemelerini ve o bölgeyi bir şekilde terörden temizleyecek faaliyetleri beraber yapmamız gerektiği konusunda hep uyarılarda bulunduk.”
“Sabrettik, dayandık ama sabrın da bir sonu var.” diyen Kurtulmuş, nihayetinde Türkiye’nin kendi göbeğini kesmek durumunda kaldığını ifade etti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın cesareti ve kararlılığı, Türk ordusunun kahramanca mücadelesi ve milletin yek vücut Barış Pınarı Harekatı’na destek vermesiyle operasyonun planladığından daha kısa süre içerisinde başarılı bir şekilde yürütüldüğünü söyleyen Kurtulmuş, şunları kaydetti:
“En başında beri söylediğimiz hususları gerçekleştirmeye başladık. Nedir? Bizim kimsenin bir karış toprağında, bir damla petrolünde gözümüz yok. Biz Suriye’nin kuzeyinin bütün terör örgütlerinden temizlenmesini arzu ediyoruz. Burada oluşturulmaya çalışılan terör koridorunu kırarak, burayı bir barış koridoru haline getirmeye gayret ediyoruz. Buralar terörden temizlendikten sonra, oranın halkının kendi memleketlerine geri dönmesini sağlamak, yaklaşık 2 milyon Suriyelinin o bölgeye gitmesini sağlayacak bir çalışmaya yapmaya gayret ediyoruz.”
“Türkiye’nin sahadaki varlığı masadaki gücünü artırmıştır”
Türkiye’nin kararlılığının ve cesaretinin görüldüğünü vurgulayan Kurtulmuş, “Türkiye’nin milli menfaatleri konusunda asla taviz vermeyeceği çok net bir şekilde ortaya çıkmış oldu.” dedi.
Kurtulmuş, Türk Silahlı Kuvvetlerinin yaptığı operasyonun, bir taraftan da diplomasi ve istihbarat faaliyetleriyle desteklendiğini aktararak, “Aynı şekilde dünya kamuoyunda Türkiye’nin aleyhine verilen medya ve özellikle sosyal medya faaliyetlerine karşı Türkiye kendi pozisyonunu tüm dünyaya anlatabilmeye gayret etti. Nihayetinde belli bir noktaya geldik. Gelinen noktada Türkiye’nin sahadaki varlığı masadaki gücünü artırmıştır. Ayan beyan görünen husus budur. Türkiye’nin hareket kabiliyeti, teröre karşı mücadeledeki kararlılığı ve milli menfaatlerini koruma noktasındaki cesareti bütün dünya tarafından tescil edilmiştir.” diye konuştu.
Bundan sonra Türkiye’nin hiçbir sözünün havada kalmayacağının altını çizen Kurtulmuş, “Amacımız, başta Suriye’nin kuzeyi olmak üzere bütün bölgenin esenlik yurdu haline gelmesi, barışın sağlanmasıdır. Bu bölgede terör örgütleri vasıtasıyla demografik yapıyı değiştirmek isteyenlere, hatta bir adım öteye geçerek siyasi yapıyı değiştirmek isteyenlere karşı Türkiye en önemli cevabını sahada vermiştir.” ifadesini kullandı.
“Türkiye tezlerini kabul ettirmiştir”
Kurtulmuş, Türkiye’nin Ruslarla da Amerikalılarla da Avrupa ülkeleri temsilcileriyle de aynı şeyleri konuştuğunu belirterek, Türkiye’nin bölgenin birliği, dirliği ve selameti için var olduğunu ve bölge halklarının hiçbirini diğerinden ayırt etmediğini vurguladı.
Türkiye’nin, bölgenin yeniden barış ve esenlik adası haline gelmesi için mücadele ettiğini söyleyen Kurtulmuş, sözlerini şöyle tamamladı:
“ABD ile varılan mutabakat bizim için zaten hedeflediğimiz bir noktadır. Bundan sonrasına bakacağız. Mutabakat kağıt üzerinde güzel duruyor. İnşallah sahada da uygulama böyle olur ve ABD daha önce verdiği sözleri tekrar hatırlar ve buradaki terör unsurlarının çıkarılması için üzerine düşen sorumluluğu yerine getirir. Hem Amerikalılar hem diğer ülkeler için şunu söylüyoruz: Eğer dost ve müttefiksek Türkiye’nin ve milletimizin düşmanı olan unsurlara asla silah desteği başta olmak üzere destek vermeyin. Siz bu desteğinizi çektiğiniz zaman, dünyanın hiçbir yerinde hiçbir terör örgütü bir haftadan fazla dayanamaz. Kağıt üzerinde önemli bir anlaşmadır. Türkiye tezlerini kabul ettirmiştir.”
Kaynak: AA
Kaynak: Haberler.com